İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Avukat Öztürk Türkdoğan’ın Süleyman Soylu’nun müşteki olarak yer aldığı ve “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması Ankara 60. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. İlk duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Türkdoğan için ceza talep etti. Mahkeme, davayı 27 Haziran tarihine erteledi. İddianamede Öztürk’e yöneltilen suçlamaya İHD’nin 29 Haziran 2018 tarihli “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile İlgili Zorunlu Açıklama” başlıklı açıklaması delil olarak gösterilerek Türkdoğan’ın Soylu’nun “onur, şeref saygınlığına sövmek suretiyle saldırıda bulunduğu” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması Ankara 60. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Türkdoğan’ın avukatları ile katıldığı duruşmayı CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, sendika temsilcileri ve yabancı ülke delegasyonları da takip etti. Duruşma, kimlik tespitinin ardından başladı. Mahkeme heyeti ilk sözü Türkdoğan’a verdi. Türkdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulunduğunu hatırlatarak, “İHD yıllardır hak ihlallerine dikkat çeken bir kuruluştur. Çeşitli uluslararası kuruluşların da üyesi olup Türkiye’de demokrasi mücadelesi içinde yer almaktadır. İktidarın uyguladığı güvenlik politikasına göre mensubu olduğumuz derneğe yaklaşım belirlenmektedir” dedi. Türkdoğan, 2013-2016 yılları arasında hükümetteki isimlerle çeşitli temaslarda bulunduklarını belirterek, “Ancak 2016 yılında barış sürecinin sona ermesiyle birlikte dernek, hükümetin hedefi haline gelmiştir. İHD’nin hak ihlallerini belgeleme ve önlemeye yönelik faaliyetlerinden kaynaklı yöneticileri hakkında soruşturmalar açılmış, bu soruşturmaların bir kısmı takipsizlik ile sonuçlanmıştır” dedi. Türkdoğan, savunmasına şu şekilde devam etti: “İddianameye konu paylaşımda İçişleri Bakanı Soylu’nun şahsına yönelik şahsi bir söz yer almamıştır. Faillere yönelik ‘kolunu, bacağını kırarız’ açıklamasını yapmıştı. Bir bakan böyle bir açıklama yapmamalıdır. Bu işkencenin önünü açar. Bu açıklamanın ardından bir çok kurum şikayetçi oldu ancak bu şikayetler işleme bile koyulmadı. Ben, sadece insan hakları konusunda eleştiride bulunup, bu konuda bir yazı paylaştım.”Soylu’nun HDP Eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yaptığı paylaşıma ilişkin de konuşan Türkdoğan, “İçişleri Bakanı, Demirtaş’ı ‘terörist’ ilan etti. Yargılaması devam eden bir kişinin bu şekilde suçlu ilan edilmesi masumiyet karinesine aykırıdır. Yine İçişleri Bakanı bir siyasi partinin temsilcisi olan Pervin Buldan’ı arayarak tehdit etmiştir. Hızını alamayan İçişleri Bakanı, CHP’lilere yönelik de tehditlerde bulunarak, Genel Başkanı’nın saldırıya uğramasının önünü açmıştır. İHD, kurulduğu günden bu yana insan hakları ihlallerini gündeme taşır ve gerekli sorumluluklarını yerine getirir. Geldiğimiz aşamada bu yargılama, benim şahsımda tüm insan hakları mücadelesi yürütenlere yönelik bir yargılamadır” dedi. Türkdoğan, beraatını talep etti. Türkdoğan’ın ardından söz alan avukat Kerem Altıparmak, “Ortada bir iddianame yok. Savcı, ‘şüphelinin lehine ve aleyhine delillerin toplanması’ ibaresine yer vermiş. Ancak iddianame incelendiğinde dernek sitesinde bulunan paylaşım aynen alınmıştır. Burada söylenen sözlerin hangisinin sövmek olduğuna yer vermemiştir. Bu nedenle burada bir iddianameden bahsedemeyiz” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun olaya ilişkin bir şikayet başvurusu olmadığını söyleyen Altıparmak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şikayet bulunmayan bu dosya yönünden kamu davası açılması usule aykırı olup soruşturma aşaması gerçekleşmemiştir. AİHM kararları da bu yöndedir. Bahsi geçen konuşma incelendiğinde İHD Başkanı Türkdoğan’ın, Süleyman Soylu’nun masumiyet karinesini hiçe sayar şekilde yaptığı açıklamalara yönelik ve dernek faaliyetleri göz önüne alındığında hakaret içermeyen ifadelerdir. Paylaşım tümüyle incelendiğinde belirtildiği şekilde sövme suçuna imkan tanıyacak ifadeye yer verilmemiştir. Tüm bunların dikkate alınmasını ve müvekkilimin beraatini talep ediyorum.”Daha sonra söz alan avukat Ender Büyükçulha da müvekkilinin beraatini talep ederek, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında biz de suç duyurusunda bulunduk ancak bir sonuç alamadık. Adaletin yerini bulması için müvekkilimizin acil beraatini talep ediyoruz” dedi. Avukat Linda Hocaoğlu insan hakları savunucularına yönelik yargısal taciz yaşandığını belirterek, “Bu durum insan hakları ihlallerinin arttığını gösteriyor. Ortada usule uygun hazırlanan bir iddianame yoktur. Müvekkilimin hangi eyleminin hakaret sayılarak yargılandığı hususu iddianamede net değildir. Bahsi geçen sözler, müştekinin masumiyet karinesi ihlal şeklindeki ve uyuşturucu ile ilgili suçlarda ‘ayaklarının kırılması’ şeklindeki beyanları sebebiyle yapılan bir açıklamadır” dedi. Savunmaların ardından savcı esas hakkında mütalaasını açıklayarak, Türdoğan’ın cezalandırılmasını talep etti. Mütalaaya katılmadıklarını belirten Türkdoğan ve avukatları ek süre talep etti. Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için Türkdoğan ve avukatlarına süre veren mahkeme heyeti davayı erteledi. *Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.