DİNDAR KARATAŞ
Sınır Tanımayan Gazeteciler’in (RSF) basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke içerisinde 173. sırada yer alan İran’da basına yönelik baskılar ise azalmadan devam ediyor. Dünyada gazeteciler için en tehlikeli ülkelerden biri olarak kabul edilen ve 1979 ve 2019 arasında en az 860 gazetecinin tutuklandığı, gözaltına alındığı veya idam edildiği İran’da 17 yaşındaki Mona Hayderi'nin çocuk yaşta evlendirildiği kocası tarafından vahşice katledilmesini haberleştiren Rokna Haber Ajansı kapatıldı. Rokna Haber Ajansı yöneticisi Masoud Ebrahimi, kararı kabul ettiklerini fakat mahkemeye götüreceklerini belirtti.İran’da basına yönelik sansür ve otosansür arttı
İran’da basının büyük bölümünü on yıllardır Tahran yönetimi kontrol ediyor. Bu süre zarfında çok sayıda gazeteci ve “vatandaş gazeteci”, “asılsız bilgi yaymak ve halkı endişeye sevk etmek” suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Gazetecilerin hapsedilmesi ve medya kuruluşlarının kapatılmasının yanı sıra haber sitelerine erişim engelleniyor, basın mensuplarının aileleri gözetim altında tutuluyor ve çeşitli yollarla taciz ediliyor, kurumların akreditasyonları askıya alınıp iptal ediliyor. Tahran yönetimi, basını kontrol altında tutmak için sık sık sofistike dijital sansür ve takip araçlarına başvuruyor. Yabancı medya kuruluşlarının İran’daki büroları yoğun bir şekilde izlenip denetleniyor ve çalışanları sıklıkla “casusluk” ile suçlanıyor.Rokna Haber Ajansı, ‘kamuoyunda infiale neden olduğu için’ kapatıldı
Rokna Haber Ajansı, 17 yaşındaki bir genç kızın, kocası olduğu söylenen bir şahıs tarafından öldürülmüş olabileceğini bildirdi. Daha sonra isminin Mona Gazal Hayderi olduğu öğrenilen genç kızın üç yaşında bir oğlu olduğu ve eşinin daimi şiddeti nedeniyle Türkiye'ye kaçtığı fakat ailesi tarafından kaçırılarak İran’a getirildiği belirtildi. Ajans, katil kocanın tutuklanmadan önce elinde genç kızın kestiği başı ile sokaklarda dolaşırken gösteren görüntüleri buzlayarak yayınladı. Kısa sürede sosyal medyada da paylaşılan haber ile İran’da bitmeyen “namus cinayetlerine” karşı büyük tepkiler gösterildi. 6 Şubat 2022 tarihinde Basın Denetleme Kurulu, olağanüstü gündem ile toplandı ve Hayderi’nin eşi tarafından katledildiğini ortaya çıkartan Rokna Haber Ajansı’nın kapatılmasına oy çokluğuyla karar verdi. Kurul, kararını “yalan haberlerin yayılması ve kamuoyunun vicdanına aykırı görüntülerin yayınlanması nedeniyle kamuoyunda infiale neden olmak” şeklinde gerekçelendirdi. Kurul, ajans hakkında ayrıca soruşturma başlatılmasına karar verdi. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) de resmi Twitter adresinde konuya ilişkin tepkisini dile getirdi. RSF, “İran rejiminin kadınlara karşı ayrımcılık yapan yasalarla desteklenen, ülkedeki kadınlara yönelik şiddet ve kadın cinayetleri hakkındaki bilgileri sansürleme iradesini gösteren orantısız bu kararı kınıyoruz” ifadelerini kullandı.Ebrahimi: Sorunu mahkemede çözerek halka hizmet edeceğiz
Rokna Haber Ajansı yöneticisi Masoud Ebrahimi, “Basın Denetleme Kurulunun, görevlerine ve bu esasa göre verilen kararını kabul ettim. Umarız ki bu sorunu mahkemede çözerek kullanıcılara ve halka tekrardan hizmet edeceğiz. Haber misyonumuza istinaden, Ahwaz’daki haberlerin çok korkunç ve felaket olmasına rağmen, muhabirimiz tarafından koordineli olarak bilgilendirildik ve haberi yayınladık. Paylaşılan videonun başında gerekli uyarılar yapılmasına rağmen, ne yazık ki bu trajedinin derinliğinin büyüklüğü, birçok yurttaşımızı yaraladı. Teftiş Kurulunun kararını kabul ettiğimizi, ancak vizyonumuzun doğru bilgiden ibaret olduğunu vurgulamam gerektiğini belirtmek isterim. Umarım bir gün İslam memleketimizde suç ortadan kalkar ve medya iyi ve mutlu haberlerin peşinden koşar. Bu umudu yaşayabiliriz ve hepimiz bunun gerçekleşmesine yardım etmeliyiz” dedi.Mirasmaili: Zulme sessiz kalmadığım için hapse atıldım
İran’da yaptığı haberler nedeniyle ülkesini terk etmek zorunda kalan gazeteci Amirhossein Mirasmaili, İran’da 10 yıl boyunca gazetecilik yaptığını, 2018’de gazetecilik faaliyetleri nedeniyle 10 ay boyunca tutuklu kaldıktan sonra Türkiye’ye yasa dışı yollarla geçmek zorunda kaldığını belirtti. İran’da İslam Cumhuriyeti hükümetine karşı çıkan hiçbir gazetenin olmadığını vurgulayan Mirasmaili, gazetelerin sürekli olarak İran hükümetini övmek zorunda olduğunu da söyledi.
İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından bir yolcu uçağına ateş açılması ile 2019 yılının Kasım ayındaki halk protestoları gibi önemli konularda İran’da hiçbir gazetenin iktidarı eleştiren yayınlar yapamadığını ifade eden Mirasmaili, sözlerine şöyle devam etti: “İran’daki gazetelerin hepsi bir şekilde hükümete bağlı ve bağımsız medya bulunmuyor. İran rejimi her türlü ifade özgürlüğüne karşı çıkıyor. İslam Devrimi’nden bu yana geçen 43 yılda İran’da binden fazla medya kuruluşu, hükümet tarafından yasaklandı. İran’da yoksulluğun yüksek olduğunu ve ekonominin çöküşte olduğunu yazdığım için 10 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldım. Devletin zulmüne sessiz kalmak istemediğim için hapse atıldım. İran’da hükümeti, yöneticilerin dini inançlarını ve siyasi tutumlarını eleştirmeye izin yok. Rokna Haber Ajansı’nın İran hükümeti tarafından kapatılması, İslam Cumhuriyeti’nin ifade özgürlüğünü baskı altına almasının bir başka örneğidir. Rokna Haber Ajansı, 17 yaşındaki bir çocuğun öldürülmesi ve kafasının kesilmesine sessiz kalmak istemediği için kapatıldı.”