Tutuklu siyasetçi Selahattin Demirtaş’ın, Batman Valiliği’nin yasakladığı 2016 yılındaki bir mitinge katıldığı gerekçesiyle yargılanıp beraat ettiği davanın gerekçeli kararında, valiliklerin getirdiği yasakların Anayasa’yla güvence altına alınan ‘toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkını’ ortadan kaldırmadığı belirtildi.
DENİZ TEKİN
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, Batman’da, 2016 yılında düzenlenen newroz kutlamasına katıldığı gerekçe gösterilerek, ‘2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek’ iddiasıyla yargılandığı davada yaklaşık iki ay önce beraat kararı veren Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesi, bu kararının gerekçesini açıkladı.
Gerekçeli kararda, ‘barışçıl toplanma ve gösteri yürüyüş düzenlenme’ hakkının, “Herkes asayişi bozmayan toplantılar yapma hakkına sahiptir” düzenlemesini içeren Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 11. maddesi ile “Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir” düzenlemesini içeren Anayasa’nın 34. maddesinde güvence altına alındığı hatırlatıldı.
Heyet gerekçeli kararında, ‘çoğulcu, hoşgörülü ve açık fikirlilik esaslarına dayanan demokratik bir toplumda bu hakkın, ifade özgürlüğünü gerçekleştirme yöntemlerinden biri ve kolektif temel haklardan olduğu’ belirtildi.
‘İdarenin toplantının kanuna aykırı olduğunu tespit etmesinin Anayasa'nın 34. maddesiyle güvence alınan hakkı ortadan kaldırmayacağı’ belirtilen gerekçeli kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Sanığın toplantının katılımcılarından olması, toplantıyı organize eden ve yöneten kişi statüsü vermediği gibi onun -salt toplantıda bulunması- kanuna aykırı eylemleri gerçekleştirenlerin hareketlerine iştirak ettiği sonucunu doğurmayacağı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair, mahkûmiyeti için yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı somut delil elde edilemediğinden, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraatine…”
Kararda ayrıca, Demirtaş’ın Siirt’te yargılandığı benzer bir davaya ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin aldığı (AYM) ‘hak ilali’ne yönelik karara da atıf yapıldı.
Duruşma savcısı ise Demirtaş hakkında verilen beraat kararını, ‘yasaya aykırı olduğu’ iddiasıyla, istinaf başvurularını incelemekle görevli üst derece mahkeme olan Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşıdı.
Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2019 yılında başlayan dava, 6 Haziran 2023’te beraatla sonuçlanmış, Demirtaş duruşmada verdiği ifadede Türkiye’de siyasi muhalefetin baskı altına alınması amacıyla hakkında bu davanın açıldığını belirterek, “Bu davada gösteri ve yürüyüş kanuna muhalefet eyleminde tek sanıklı olarak yargılanıyorum. Gösteri ve toplantı bilindiği üzere en az 3 kişi ile gerçekleştirilir. Bu husus bile benim haklarımın ihlal edildiğini ve hedef olarak alındığımı göstermektedir” demişti.
“AYM’nin kararından sonra yasaklar azaldı”
15 Temmuz 2016’da meydana gelen darbe girişiminin ardından ilan edilen, Türkiye’de kesintisiz olarak 2 yıl süren Olağanüstü Hâl (OHAL) döneminde valilik ve kaymakamlıkların aldığı idari kararlarla, ‘toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı’ önemli ölçüde sınırlandırılmaya başlandı.
Bu dönemde, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şart ve usulleri düzenleyen 2911 sayılı Kanun’a muhalefet iddiasıyla Batman’da açılan davalarda aralarında siyasetçi, gazeteci, sendikacı ve aktivistlerin de yer aldığı çok sayıda kişi yargılanıyor. Yargılananlar arasında yasaklanan eylem ve etkinliklerin haber takibini yapan gazeteci Engin Eren, Sonya Bayık ve İdris Yayla da bulunuyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Batman Şubesi eski Başkanı avukat Devran Yıldız, ‘Batman’da 2016 yılından beri toplantı ve gösterileri yasaklamanın bir gelenek haline geldiğini’ ve bu yasaklar nedeniyle kentteki sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve yurttaşların 4 yıl boyunca açıklama yapmasının engellendiğini söyledi.
Kayıp Yakınları’nın her hafta cumartesi günü Batman’da yaptığı eylemlerin yıllarca engellendiğini söyleyen Yıldız, Batman’da 2016-2021 yılları arasında 2911 sayılı Kanun’a muhalefet iddiasıyla açılan davalara ilişkin, “Tam sayıyı bilmemekle birlikte yaklaşık 2 bin kişiye idari para cezası kesildiğini ve 500’e yakın kişinin ise 2911 sayılı yasaya muhalefetten yargılandığını tahmin ediyorum” dedi. Yıldız, toplantı gösteri hakkına kullanan bazı kişiler hakkında ise “örgüt üyesi olmak” veya “örgüt adına suç işlemek” suçlamalarıyla dava açıldığını da belirtti.
Anayasa Mahkemesi’nin toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet iddiasıyla açılan davalarda verdiği ihlal kararlarının ‘olumlu etki’ yarattığını söyleyen Yıldız, “AYM kararları sonrasında Valilik, yıllarca uyguladığı toplantı ve gösteri yasaklarını 2021 yılından sonra yılda bir veya 2 defa aldı. Yargılaması devam eden dosyalara AYM kararlarını sunduğumuzda mahkemeler sanıklar hakkında beraat kararı vermek zorunda kalmaktadır. İdari para cezaları ise sulh ceza hâkimlerince reddedildi” dedi.