Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), 60 basın meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşuyla birlikte, Türkiye’nin yayın düzenleyicisi RTÜK’ün bağımsız radyo istasyonu Açık Radyo’nun karasal yayın lisansını resmi olarak iptal etmesini kınadı. Ortak açıklamada; “çeşitli ve eleştirel sesleri öne çıkarmasıyla ve kamuoyunu ilgilendiren konuları aydınlatmasıyla bilinen Açık Radyo’nun susturulması Türkiye’de bağımsız radyo yayıncılığına ağır bir darbedir” denildi.
60 kuruluş tarafından imzalanan ortak açıklama şöyle:
1995’te kurulan bağımsız ve kâr amacı gütmeyen bir medya kuruluşu olan Açık Radyo, uzun zamandır Türkiye’de ifade özgürlüğünün hayati bir kaynağı olmuştur. Son otuz yıldır, savaş ve barıştan, çevre ve iklim mücadelelerine, halk sağlığına, cinsiyet eşitliğine ve çok kültürlülüğe kadar uzanan önemli konulardaki tartışmalar için vazgeçilmez bir alan sağlamıştır. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) kararı yalnızca bu elzem platformun geleceğini değil, aynı zamanda Türkiye’deki bağımsız medyanın varlığını da daha fazla tehdit etmektedir.
Türkiye’deki yetkilileri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi doğrultusunda basın ve ifade özgürlüğünü koruma yükümlülüklerini yerine getirmeye ve Açık Radyo’nun lisansını iade etmeye çağırıyoruz. Türkiye’deki medya kuruluşları, kamuyu ilgilendiren konularda yaptırım korkusu olmaksızın tartışmaya olanak sağlamakta özgür olmalıdır.
“Yürütmenin durdurulması” talebi reddedildi
10 Temmuz’da Ankara 21’inci İdare Mahkemesi, program yayınının durdurulmasının telafisi güç zarar doğurabilecek nitelikte bulunduğundan, yeni bir karar verilinceye kadar, dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar vermişti. Mahkemenin bu kararına karşı RTÜK itiraz etmişti. 9 Ağustos’ta ise Ankara Bölge 10’uncu İdare Mahkemesi, verilen kararda yasaya aykırılık bulunmadığı için RTÜK’ün itirazını reddetmişti.
Ancak Ankara 21’inci İdare Mahkemesi yeni bir karar ile bu kez “yürütmenin durdurulması isteminin reddine” karar verdi. Açık Radyo yasal çerçevede bu karara itiraz etmeye hazırlanıyor.
Lisans iptali kararı
RTÜK, Açık Radyo’da Açık Gazete adlı programın 24 Nisan tarihli yayınına katılan konuğun “(…) Ermeni, yani Osmanlı topraklarında gerçekleşen tehcir ve katliamların, soykırım olarak adlandırılan katliamların 109. Yıldönümü, sene-i devriyesi. Bu yıl da yasaklandı biliyorsunuz Ermeni soykırım anması” şeklindeki ifadelerinin ardından Mayıs ayında Açık Radyo’ya ceza vermişti. RTÜK, radyoyu Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında 6112 Sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca “toplumu kin ve düşmanlığa tahrik etmek veya toplumda nefret duyguları oluşturmak” iddiasıyla idari para cezası ve beş günlük yayın durdurma cezasına çarptırmıştı. Açık Radyo, para cezasını ödemiş ancak yayına devam etmişti.
RTÜK, yaptırımda belirtilen koşulların ihlal edildiğini değerlendirdikten sonra Temmuz ayında Açık Radyo’nun yayın lisansını iptal kararı almıştı. Fakat bu karar, Açık Radyo’ya tebliğ edilmemişti. Yürütmeyi durdurma talebinin reddedilmesinin ardından karasal yayın lisansı iptali kararı ancak 11 Ekim’de tebliğ edildi. Karar doğrultusunda karasal yayın 16 Ekim saat 13:00 itibariyle kesildi.
1995 yılında kurulan, bağımsız ve kâr amacı gütmeyen bir medya kuruluşu olan Açık Radyo, tüm dinleyicilerini, meslek örgütlerini ve uluslararası kamuoyunu bu karara karşı kendilerine destek olmaya davet etti.
Bağımsız medyaya yönelik sansür ve bilgi edinme hakkına tehdit
Türkiye’nin yayın düzenleyicisi RTÜK’ün Açık Radyo’nun lisansını iptal etme kararı, medya özgürlüğü ve halkın bilgiye erişimi açısından önemli sonuçlar doğurmaktadır. Karasal yayın lisansı, bir istasyonun radyo dalgaları aracılığıyla ses içeriği iletmesine olanak tanır. Bu kararla birlikte, Açık Radyo artık 95.0 FM frekansında yayın yapamayacak. Bu karar, istasyonun geleneksel radyo kanalları aracılığıyla dinleyicilerine ulaşmasını etkili bir şekilde sınırlayacak ve halkın farklı görüş ve bilgilere erişimini kısıtlayacaktır.
Açık Radyo‘nun karasal yayın lisansının radyonun Kasım ayında 30. yayın yılına yaklaşırken iptal edilmesi, Türkiye’nin bağımsız medyayı susturma çabalarında ciddi bir tırmanışı temsil etmektedir. Bu karar, Türkiye Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi tarafından korunan ifade özgürlüğünün doğrudan ihlâli niteliğindedir. Çok sesliliğe adanmış bağımsız bir platform olan Açık Radyo’nun kapatılması, toplumu benzersiz ve bağımsız bir sesten mahrum bırakacaktır.
Aşağıda imzası bulunan basın ve ifade özgürlüğü, medya ve sivil toplum kuruluşları olarak, RTÜK’ü medyada çoğulculuğu ve ifade özgürlüğünü koruma görevini yerine getirmeye davet ediyoruz. Açık Radyo’nun yayın lisansının iptaline yönelik kararını derhal geri çekmesini ve Açık Radyo gibi eleştirel ve bağımsız kuruluşlara yönelik sansüre son vermesini talep ediyoruz.
İmzalayanlar
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI)
AGOS
Aposto
Apoyevmatini Gazetesi
Aras Yayıncılık
ARTICLE 19 Avrupa
Articolo 21
Aso Press
Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF)
Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ)
BirGün Gazetesi
Botan International
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD)
Danimarka PEN
Democracy Now!
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG)
Diken
dokuz8HABER
Dört Ayaklı Şehir: Kent, Doğa, Hayvan Çalışmaları Derneği
Dünya Mirası Adalar
Fayn
Freedom House
Gazete Duvar
Gazeteciler Cemiyeti (Ankara)
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ)
Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC)
Güney Doğu Avrupa Medya Örgütü (SEEMO)
IFEX
IPS İletişim Vakfı / Bianet (IPS/BIA)
İstos Yayın
Journo.com.tr
Kaos GL
Kapsül
Marksist.org
Medya Araştırmaları Derneği (MEDAR)
Medya ve Göç Derneği (MGD)
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA)
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG)
Munzur Press
OBC Transeuropa (OBCT)
Olmaz Media
PEN Amerika
PEN İsveç
PEN Kanada
PEN Norveç
Podfresh
Punto24 Bağımsız Gazetecilik Derneği
Scrolli
Sivil Alan Araştırmaları Derneği
Teyit
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS)
T24
Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ)
Uluslararası PEN
Velvele.net
Voys Media
Yabancı Medya Derneği (FMA)
Yapay Gündem
Yurttaşlık Derneği
Women Press Freedom
Bu açıklama, Avrupa Komisyonu tarafından finanse edilen ve AB Üye Devletleri ile aday ülkelerdeki basın ve medya özgürlüğü ihlâllerini belgeleyen Avrupa çapında bir mekanizma olan Medya Özgürlüğü Acil Müdahale (MFRR) kapsamında Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) tarafından hazırlanmıştır.