Gazeteci Sultan Eylem Keleş'e ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan verilen ceza AYM'ye taşındı
Gazeteci Sultan Eylem Keleş, Twitter paylaşımları gerekçe gösterilerek açılan dava kapsamında 9 Mart 2022 tarihinde cezaevi görüşü için gittiği Elazığ’da gözaltına alınmış, işlemlerin ardından serbest bırakılmıştı. 10 Mart 2022 günü İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ikinci duruşmada ise Keleş ve vekilinin yokluğunda kararını açıklayan mahkeme, “cumhurbaşkanına hakaret” suçundan 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası vererek hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
MLSA Hukuk Birimi’nin AYM'ye yaptığı başvuruda, kararın verildiği duruşmada avukatın sunduğu mazeretin dikkate alınmadan, Keleş'e son savunması sorulmadan hükmün açıklanması ile Anayasa’nın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6. maddesi kapsamında korunan adil yargılanma hakkının ihlal edildiği vurgulandı.
Keleş'in 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezasıyla cezalandırılması ve HAGB kararı verilmesine neden olan mahkumiyet kararının bir sosyal medya paylaşımına dayandığı belirtilen başvuruda, Anayasa'nın 25, 26, 28. maddeleri ile AİHS’in 10. maddesi kapsamında korunan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinin de altı çizildi. “Eleştiri hakkı, ifade özgürlüğünün doğal bir sonucudur” vurgusu yapılan başvuruda, “AİHM ve AYM’nin istikrar kazanan kararları, ne kadar sert ve incitici olsalar dahi eleştiri hakkına müdahale yapılmaması gerekliliğini çoğulcu demokrasinin olmazsa olmazı olarak görmektedir. Ancak bu durumda dahi ifade özgürlüğüne yapılan müdahale Anayasa’ya ve AİHS’e aykırıdır” diye belirtildi.
Keleş’in paylaştığı tweetlerin 2015 yılına ait olduğu ve söz konusu tweetlerin “sanal devriye” yöntemi ile belirlenerek kollukça hukuka aykırı bir şekilde ortaya çıkarıldığı ifade edilen başvuruda “AİHM, başvurucunun da ceza almasına yol açan TCK'nın 299. maddesiyle ilgili değerlendirmesinde, cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen maddenin AİHS'in ruhuna uygun olmadığına karar vermiştir” denilerek Vedat Şorli v. Türkiye kararı hatırlatıldı.