Duruşma Haberleri

Mustafa Doğan İnal’ın şikayetiyle dört gazetecinin yargılandığı dava üç farklı dosya ile birleştirildi

Mustafa Doğan İnal’ın şikayetiyle dört gazetecinin yargılandığı dava üç farklı dosya ile birleştirildi
MURAT KÖK*
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal’ın şikayeti üzerine açılan ve gazeteciler Can Bursalı, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Nevzat Çiçek’in yargılandığı dava üç farklı dava ile birleştirildi. Bugünkü duruşmada gazetecilerin dosyası ile birleştirilen dosyaların tanıkları dinlendi. Gazeteciler Can Bursalı, Barış Terkoğlu ve Independent Türkçe Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Çiçek’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal’ın şikayeti üzerine “aleni hakaret” ve “iftira” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın altıncı duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Mahkemenin iş yükü dolayısıyla yaklaşık dört saat gecikme ile başlayan duruşmaya gazeteciler Can Bursalı, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Nevzat Çiçek katılmazken taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmayı, Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) de takip etti. Kimlik tespiti sırasında dava dosyasının birleştirme kararları sonrası şiştiğini ve mahkemenin iş yükünün çok ağırlaştığını söyleyen hakim, “Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan ismini gören dosyayı buraya yolluyor. Biz yazılı basına ve sosyal medyaya bakıyoruz ama televizyondaki haberi bile bize yollamışlar” diyerek tepki gösterdi. Hakim, kimlik tespitinin ardından İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi, İstanbul 46. Asliye Ceza Mahkemesi ve İstanbul 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nden gelen dosyaların mevcut dosya ile birleştirilmesine karar verildiğini duruşma tutanağına geçirdi.

Anlaş: İnal toplantıyı organize ettiğini itiraf etti, gazeteciler neden yargılanıyor?

Daha sonra bir önceki celse hakkında zorla getirme emri düzenlenen tanık Av. Merve Anlaş dinlendi. Birleşen dosya kapsamında tanıklık yapan Av. Anlaş, Metastaz 2: Cendere kitabında yer verilen ve Mustafa Doğan İnal’ın ve iki yargı mensubunun TEFAL haciz davalarını yönlendirmek için yaptıkları toplantılara ait olduğu iddia edilen ses kaydını gazeteciler Pehlivan ve Terkoğlu’na kendisinin ulaştırmadığını ve gazetecilerle hiç buluşmadığını anlattı. Gazetecilerin yargılandığı dosya ile birleştirilen dosyada sanık olan Mustafa Kılıç ile kendisine birçok mail atmasının ardından Büyükkaya Hukuk Bürosu’nda buluştuğunu söyleyen Av. Anlaş, İnal ve iki yargı mensubunun toplantısının ses kaydını kendisine Mustafa Kılıç’ın verdiğini ifade etti. Söz konusu toplantıyı gazeteci Terkoğlu’na müvekkili Veysel Yıldırım’ın anlattığını söyleyen Av. Anlaş, ses kaydını ise savcılık dışında kimse ile paylaşmadığını söyledi. 8 Aralık 2020 tarihinde Sabah Gazetesi’nde yayınlanan haberi hatırlatan Av. Anlaş, “Mustafa Doğan İnal, o toplantıyı ‘yargıyı hızlandırmak’ ve ‘TEFAL’in mağduriyetini gidermek’ için organize ettiğini itiraf etti. Ortada kişisel verileri ele geçirmek olduğunu düşünmüyorum. Bildiğim kadarıyla bu davada gazeteciler yargılanıyor. O zaman bu gazeteciler neden yargılanıyor?” dedi. Anlaş’ın ardından Mustafa Kılıç’ın avukatı Bülent Uğurses’in talebi üzerine Erdal Büyükkaya tanık olarak dinlendi. Büyükkaya, Anlaş ve Kılıç arasında birden fazla görüşme gerçekleştiğini ve bu görüşmelerin de kendi ofisinde yapıldığını ifade etti. Görüşmelere katılmadığını söyleyen Büyükkaya, Anlaş’ın Kılıç’tan kendilerine TEFAL haciz davalarında yardımcı olmasını istediğini ve karşılığında Kılıç’a tahsilatın %15-20’sinin verileceğini teklif ettiğini iddia etti. Hakimin sorması üzerine diğer tanık Av. Anlaş, Büyükkaya’nın gerçeği söylemediğini ifade etti. Tanıkların ardından söz alan İnal’ın vekili Maruf Kemal Yavuz, tanık beyanlarına karşı yazılı beyanlarını sunmak için süre istedi. Katılan vekilinin ardından söz alan gazeteciler Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın müdafii Mehmet Ruşen Gültekin, “Tüm dosya kapsamında müvekkillerimin gazetecilik yaptığı ortaya çıkmıştır. Yargıda meydana gelen ve açık suç teşkil eden hususların kamuoyuna duyurulması tam bir gazetecilik faaliyetidir. Müvekkillerimin beraatlerini talep ederim” dedi. Daha sonra söz alan gazeteci Nevzat Çiçek’in avukatı Ersin Tezcan, “Müvekkilim genel yayın yönetmeni olup sorumlu müdür değildir. Dolayısıyla cezai sorumluluğu yoktur. Hakkında beraat kararı verilmesini talep ederim” dedi. Gazeteci Can Bursalı’nın avukatı Melike Polat Bursalı ise detaylı savunmalarını eksiklikler tamamlandıktan ve esas hakkındaki mütalaa sunulduktan sonra yapacaklarını söyledi. Mustafa Kılıç’ın avukatı Bülent Uğurses ise tevsii tahkikat talepleri olduğunu söyledi. Avukat Uğurses, söz konusu toplantının ses kaydının ve Av. Anlaş’ın beyanında bahsettiği maillerin bilirkişi tarafından incelenmesini talep etti. Avukatların ardından söz alan duruşma savcısı Türkşad Kunthan Uçuk, eksik hususların giderilmesini talep etti. Ara vermeden kararını açıklayan hakim, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak ses kaydı ve söz konusu mailleri içeren soruşturma dosyalarının akıbetinin sorulmasına ve diğer tevsii tahkikat taleplerinin bu aşamada reddedilmesine karar verdi. Hakim, davayı 2 Kasım’a erteledi.

Ne olmuştu?

İddianamede gazetecilere yöneltilen suçlamaya 3 Aralık 2020 tarihinde Independent Türkçe’nin web sitesinde yayınlanan ve Can Bursalı’nın Barış Terkoğlu’nun Barış Pehlivan ile birlikte kaleme aldığı Metastaz 2: Cendere isimli kitapta yer alan İnal hakkındaki iddiaları Terkoğlu’na sorduğu söyleşi delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, Metastaz 2: Cendere kitabının çıkış tarihi olan 2 Aralık 2020 tarihine iddianamede “suç tarihi” olarak yer verse de kitap suçlamalara gösterilen deliller arasında yer almıyor. İddianame savcısı, Bursalı’nın haberinde Pehlivan ve Terkoğlu’nun kitabında yer verdiği ve İnal’ın kadrolu avukat olmamasına rağmen İstanbul Büyükşehir Belediyesini temsil ettiği bir davadan 15 milyon TL’lik vekalet ücreti aldığı iddiasına yer vererek müşteki İnal’ın “şeref, haysiyet ve namusu ile toplum içindeki itibarını” zedelediğini iddia ederek Bursalı, Terkoğlu ve Çiçek’in ayrı ayrı cezalandırılmasını talep ediyor. İddianamede, “suç uydurma” suçundan kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği de yer alıyor. Davanın 20 Eylül 2022 tarihinde görülen dördüncü duruşmasında mahkeme, tebligat kendisine ulaşmadığı için savunma yapamayan gazeteci Can Bursalı’ya savunmasını hazırlaması için süre verilmesine ve dosyaları birleşen gazeteciler Barış Terkoğlu ve Nevzat Çiçek’e tebligat yapılmasına karar vererek davayı ertelemişti. Davanın 26 Ocak 2023 tarihinde görülen beşinci duruşmasında mahkeme, tebligata rağmen gelmeyen bir tanık hakkında zorla getirme kararı çıkarmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski avukatı Mustafa Doğan İnal, İstanbul Büyükşehir Belediyesinden (İBB) 15 milyon lira vekalet ücreti aldığı iddialarını yazan gazeteciler Can Bursalı ve Barış Terkoğlu ile Independent Türkçe’ye “kişilik haklarına saldırıldığı” iddiasıyla 300.000 TL’lik manevi tazminat davası açmıştı. Dilekçesinde davalı olmamasına rağmen Barış Pehlivan’dan da bahsedilen ve “Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan hep yaptıkları gibi yalan uydurmaya doymayan, gazetecilik meslek etiğini hiçe sayan, yalan ve saptırmayla kamuoyunu çalkalayarak toplumda kaos, fitne, panik üretme gayretinde olan isimlerdir” ifadeleri kullanılan davayı gören İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın reddine hükmetmişti. *Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.