AZİZ ORUÇ
Rus devlet destekli resmi haber ajansı Sputnik Türkiye’nin İstanbul ve Ankara bürosunda çalışan gazetecilerin, haklarını kazanmak üzere başlattığı grev 146’nci gününde devam ederken, Sputnik yönetiminin şikâyeti üzerine, sekiz gazeteci ve TGS yönetimi ifadeye çağırıldı.
Sputnik’te iş sözleşmesi görüşmelerinin çıkmaza girmesi üzerine Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) 24 Temmuz’da grev kararını ilan etti. Sputnik yönetimi bunun üzerine 7 Ağustos günü tamamı sendika üyesi 24 gazeteciyi işten çıkardı. Sendika bunun üzerine 17 Ağustos'ta greve çıktı. O günden bu yana grev yapan gazeteciler, aylardır birçok zorluğa ve baskıya maruz kaldı. Sputnik işvereni, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Yönetim Kurulu üyeleri ile greve katılan sekiz gazeteci hakkında eylemin “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na aykırı olduğu” iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusundan sonra sekiz gazeteci emniyetten aranarak, ifade vermeleri istendi.
Gazetecilerin 150 güne yaklaşan eylemlerini, gazetecilerin ve TGS yönetim üyelerinin ifadeye çağrılmasını gazeteci ve grev sözcüsü Sefa Söyler ile TGS Başkanı Gökhan Durmuş ile konuştuk.
‘İşverenin grevi kırmasına meslektaşlarımız alet oluyor’
Mücadelelerinde birçok zorlukla karşılaştıklarını anlatan Söyler, “Sputnik işvereninin anlaşmaya yanaşmaz tutumu grevin dört ayı aşkın süredir devam etmesine neden oluyor” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öncelikle işverenin grevin yasal olmadığına dair tutumu ve şikâyetleri, işten atılmış çalışanların onuruna bir saldırıdır. 24 gazeteci anayasanın kendilerine verdiği hakkı kullanarak sendikaya üye oldu ve bu yasal sürecin sonucunda greve çıktı. Küçülme bahanesiyle işçi çıkaran Sputnik Türkiye'nin, altı ay boyunca işçi alımı yapmaması gerekiyorken, işten atılan her bir kişinin yerine yeni çalışanlar alması sorundur. Sputnik Türkiye işten çıkarmaların olduğu 7 Ağustos'tan itibaren aşamalı olarak grevi kırma faaliyetlerine devam etmektedir ve buna meslektaşımız dediğimiz insanlar alet olmaktadır.”
Polis arayıp ifadeye çağırdı
Söyler, işverenin grev kırma çabalarına karşı sessiz kalmadıklarını belirtti. Yöneticileri Toplu İş Sözleşmesi masasına davet ettiklerini dile getiren Söyler, “İyi niyetli tavırlarımız işveren ve çalışanlar tarafından tehdit olarak algılanıp hakkımızda suç duyurusunda bulunulmaya kadar ilerletilmiştir. Ben ve alanda aktif şekilde bulunan sekiz arkadaşım iş yerinin şikâyeti üzerine karakola ifade vermeye çağrıldık. Polisler arayıp ifadeye çağırdığında şaşkınlıkla karşıladım. Çünkü grevimizin yasallığına gölge düşürecek herhangi bir harekette bulunmadık. İşveren kendi imajını düzeltmek için elinden geleni yapıyor. Fakat görülecektir ki bu sürecin sonunda anayasaya uygun olarak müzakere masasına oturulacak ve anlaşma sağlanacaktır” dedi.
‘Destekler bize güç veriyor’
Grevin yasal olmadığına dair yapılan itirazların mahkeme tarafından reddedildiğini ve işten atılan 24 kişinin sendikal nedenle çıkarıldıkları Çalışma Bakanlığı’nın müfettişi tarafından tespit edildiğini, işverene yüklü miktarda ceza yaptırımı uygulandığını hatırlatan Söyler, şöyle devam etti:
“İşten atılan Sendika Temsilcisi Necdet Eksilmez'in davası ilk celsede işe dönüş olarak belirlenmiştir. Tabii ki bu haklı kazanımlarımızın yanında bize grev alanında destek olan arkadaşlarımız ziyaretlerini sürdürüyor. Hak mücadelemizde yalnız olmadığımızı hissetmek bize güç veriyor. Grev çadırını görmeye dahi katlanamayan, söküp atmak isteyenlerin gözünün önünde beş aya yakın süredir dik durmaya devam ediyoruz, uzlaşma sağlanana, hakkımızı alana kadar da devam edeceğiz.”
‘Biz değil, Sputnik yasaları ihlal ediyor’
Devam eden grevin haklı olduğunu belirten TGS Başkanı Gökhan Durmuş “Grevi kaldırıp, dağıtmak istiyorlar. Sputnik açık bir şekilde Anayasayı ve yasaları ihlal ediyor” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu hukuksuzluğun hesabı sorulması gerekirken, bizleri ifadeye çağrılmasından görüyoruz ki devlet de bunların arkasında. Yasal bir grev olmasına rağmen, nasıl ‘2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’ ihlal edilmiş anlamıyoruz. Bazı arkadaşlarımız emniyetten aranmış ve ifadeleri istenmiş. Savcılıkta benim ve yönetim kurulu üyelerin isimleri de var. Önümüzdeki günlerde bizi de ifadeye çağırmalarını bekliyoruz. Bizi ifadeye çağrılması kesinlikle hukuki değildir. İfadeye çağırsalar da, dava açılıp, yargılama yapılsa da bizi haklı davamızdan döndüremezler. Haklı olduğumuzu biliyoruz ve sonunda biz kazanacağız.”
TGS’den tepki
TGS de gazetecilerin ifadeye çağrılmasına yaptığı yazılı açıklamayla tepki gösterdi. Açıklamada şunlar belirtildi: “TGS Yönetim Kurulu ile sekiz grevciden şikâyetçi olan Sputnik işvereni, yasal ve kanuni olan grevimizin ‘2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na aykırı olduğunu iddia ediyor! Bununla da yetinmeyip iş ve çalışma hürriyetini ihlal etmekle, huzur ve sükûnu bozmakla itham ediyor. Sputnik çalışanlarının kazanılmış haklarını ve Anayasa’nın uygulanmasını istemekten başka bir talebi yoktur. Sputnik işvereninin grevcileri bu şekilde yıldıracağını düşünmesi, çalışanlarını ve sendikamızı tanımamış olmasından kaynaklanmaktadır. Haklı olduğumuz grevimizden ne mahkeme baskısı ile ne de polis baskısı ile vazgeçeriz.”
